SAHİH-İ BUHARİ

Bablar - Konular - Numaralar

KİTABU’L İMAN

<< 25 >>

باب: من قال إن الإيمان هو العمل .-لقول الله تعالى: {وتلك الجنة التي أورثتموها بما كنتم تعملون} /الزخرف: 72/.

18.Bu, Yaptıklarınıza Karşılık Olarak Mirasçı Kılındığınız Cennettir [Zuhruf 72] Ayeti Sebe­biyle İman Ameldir" Görüşünde Olanlar

 

وقال عدة من أهل العلم في قوله تعالى: {فوربك لنسألهم أجمعين عما كانوا يعملون} /الحجر: 93/: عن قول: لا إله إلا الله، وقال: {لمثل هذا فليعمل العاملون} /الصافات: 61/.

Bazı ilim ehli "Rabbine andolsun ki onların hepsini yapmakta olduklarından sorguya çekeceğiz [Hicr 92] ayetinde kasdedilenin "la ilahe illallah" olduğunu söylemiş­lerdir. Allah Teala şöyle buyurmuştur: "Amel edenler bunun misli için amel etsinler.[Saffat 61]

 

حدثنا أحمد بن يونس وموسى بن إسماعيل قالا: حدثنا إبراهيم بن سعد قال: حدثنا ابن شهاب، عن سعيد بن المسيب، عن أبي هريرة: أن رسول الله صلى الله عليه وسلم سئل أي العمل أفضل؟ فقال: (إيمان بالله ورسوله). قيل: ثم ماذا؟ قال: (الجهاد في سبيل الله). قيل: ثم ماذا؟ قال: (حج مبرور).

                                                                                 

[-26-] Ebu Hureyre r.a. şöyle demiştir: Resûlullah (Sallallahu aleyhi ve sellem)`e: "Amelin hangisi efdaldir?" diye sordular. "Allaha ve Resûlüne îman." buyurdu. "Ondan sonra hangisi?" dediler. "Allah yolunda Cihad." buyurdu. "Ondan sonra da hangisi?" diye sordular. "Makbûl (olmuş içine günah riya karışmamış) Hac." cevabını verdi.

 

Tekrar: 1519.

 

AÇIKLAMA:     Konu başlığında (en üstte Zuhruf 72 de) yer alan ilk ayetteki "yaptıklarınıza karşılık olarak" ifadesi "iman etmenize karşılık olarak" anlamına gelmektedir.

 

İkinci ayette (Hicr 92 de)geçen "yapmakta olduklarınızdan" ifadesi, Buharî'nin nakline göre dile özgü amellerdir.

 

Üçüncü ayette (Saffat 61 de) geçen "amel edenler bunun misli için amel etsinler" İfadesi genel kapsamlıdır.

 

Hadise gelince; en faziletli amelin ne olduğu sorusuna "Allah'a iman" şek­linde cevap verilmesi (kalple) inanmak ve (dille) söylemenin de ameller kapsa­mına dahil olduğunu göstermektedir. Şu söylenebilir: "Sonra" ifadesi, bu ifade­nin öncesi ve sonrasındaki kelimelerin birbirinden farklı olduğunu ve önce zik­redilenin sonra zikredilenden rütbece önde olduğunu gösterir. Buna şu şekilde cevap verilir: Burada imandan kasdedilen tasdik etmektir ki bu, İmanın hakikat anlamıdır. Daha Önce geçtiği gibi iman, bedenî ameller için de kullanılabilir. Çünkü bedenî ameller imanın tamamlayıcılarındandır.

 

Şu sorulabilir: Bu ayetle, "Hiçbiriniz cennete amelî ite giremez" hadisini nasıl birleştirebiliriz?

 

Bunun cevabı şudur: Hadiste olmayacağı belirtilen şey, kabul edilmemiş mücerret amelle cennete girmektir. Ayette yer alan ise, kabul edilen amelle cen­nete girmektir. Kabul ise yalnızca Allah'ın rahmeti ile olur. Şu halde cennete girmek yalnızca Allah'ın rahmeti ile olmaktadır.

 

"Andolsun onlara soracağız" ayeti hakkında Nevevî şöyle demiştir; Bütün amellerinden yani yükümlülükle ilgili olan bütün amellerinden sorguya çekece­ğiz. Burada geçen sorguyu yalnızca tevhid İle sınırlamak, delilsiz iddiada bulun­maktır. Ben (İbni Hacer) derim ki: Ayette "Onların yaptıklarına üzülme. Mümin­lere merhamet kanadını indir" ifadesinden "Onların hepsini" bölümüne kadar kafirlerden bahsedildiği için bu ayette sorguyu tevhid ile sınırlayanlar açısından delil bulunmaktadır. Bu ayetin kapsamına Müslüman da kafir de girmektedir. Çünkü kafirlerin, tevhid dışındaki amellerin aksine, Allah'ın birliğini kabul et­mekle yükümlü kılındıkları konusunda görüş ayrılığı yoktur. Diğer ameller hakkında ise görüş ayrılığı söz konusudur. Kafirlerin diğer amellerle yükümlü oldu­ğunu kabul edenler, onların bütün amellerden sorgulanacağını söylemektedir. Onların diğer amellerle yükümlü olmadığı görüşünü kabul edenler ise, onların yalnızca Allah'ın birliğini kabul etmekten sorgulanacağını söylemektedirler. Al­lah'ın birliği konusunda sorguya çekilecekleri konusunda ise görüş birliği vardır.

 

Bunun misli için..." ifadesinden "büyük kurtuluş" kasdedilmektedir.

 

Amel edenler...amel etsinler" ifadesinde "dünya için amel edenler asıl bu­nun için amel etsinler" denilmektedir.

 

Mebrur hac" kabul edilen hacdır. Diğer bir görüşe göre içine günah karış­mayan hacdır. Başka bir görüşe göre; içinde riya (gösteriş) bulunmayan hacdır.

 

Hadisten Çıkarılan Sonuçlar

 

Nevevî şöyle demiştir: Bu hadiste cihad imandan sonra zikredilmiştir. Ebû Zer  hadisinde ise hac zikredilmemiş, köle azadından bahsedilmiştir. İbn Mesud hadisinde önce namaz, sonra ana-babaya iyilik, sonra da cihad zikredilmiştir. Daha önce geçen hadiste, kişinin elinden ve dilinden selamette olması zikredil­miştir. Alimler de şöyle demiştir: Bu konuda cevapların farklı olması, durumların ve muhatapların ihtiyaçlarının farklı olmasındandır. Ayrıca Hz. Peygamber soru soranın ve dinleyenlerin bildikleri değil, bilmediklerini zikretmiştir. Şu da söylenebilir: Burada "en hayırlı amer sözü ile "en hayırlı amellerden biri" anlamı kasdedilmektedir. Nitekim "falanca, insanların en akıllısıdır" sözü ile "İnsanların en akılhlarındandır" anlamı kasdedilir. "Sizin en hayırlı­nız, ailesine karşı en hayırlı olandır" hadisi de böyledir. Malumdur ki kişi sadece ailesine karşı hayırlı olmakla insanların en hayırlısı olmaz.

 

Şu sorulabilir: Cihad, İslamm rükünleri (beş şartı) arasında yer almadığı halde, niçin İslam'ın şartlarından olan hacdan önce zikredilmiştir?

 

Bunun cevabı şudur: Çoğunlukla haccın yaran hac yapanla sınırlı olduğu halde, cihadın yararı başkaları hakkında da geçerli olabilir. Bu hadis, cihadın farz-ı ayn olduğu dönemde söylenmişde olabilir. Çünkü cihadın farz-ı ayn ol­ması tekrar tekrar gerçekleşen bir durumdur. Bu sebeple hacdan daha önemli olduğun için önce söylenmiştir.